okunma
Not:
Bu sezon birçok güzel şov çıkmış olsa da içlerinden başka bir zaman olsa bu yazıya ekleyecek olmama rağmen çeşitli sebeplerden es geçtiğim birkaç şov bulunmakta:
SPY×FAMILY Part 2: Farklı bir sezon değil, aynı sezonun devamı olduğu için eğer üstüne konuşulacak yeni bir malzeme yoksa devam partlarını ilk bakış yazılarına almıyorum ve SPY×FAMILY Part 2 de üstüne konuşulacak ne kötü ne de iyi yeni bir malzeme vermedi. Seri aynı kalitede yoluna devam ediyor.
BLEACH: Sennen Kessen-hen: İlk sezonu izlemedim ve mangasında hala Soul Society kısımlarındayım, o yüzden izleyemedim.
Golden Kamuy 4th Season: İkinci ve üçüncü sezonları izlemeye hala vakit bulamadığım için bu sezonu da şimdilik es geçmek zorunda kaldım.
Chainsaw Man

Stüdyo: MAPPA
Türler: Aksiyon, Doğaüstü, Dram, Komedi, Korku
Kaynak: Manga
Chainsaw Man hakkında ne söylemeliyim gerçekten bilmiyorum. Bir yandan elimizde gerek karakter animasyonları, gerek film kalitesinde storyboardları ve yönetmenliği, gerekse de gayet iyi yazılmış bir başlangıcıyla çok kaliteli bir anime varken bir yandan da MAPPA'nın çalışanlarını sıkış takvimler altında bırakması sonucuyla ortaya çıkmış ruhsuz arka plan çizimleri ve kötü olmasa bile bu şovun hak etmediği kalitede CG modellemeleri var. Arka planda işler nasıl gitti bilmemizin şu an için bir mümkünatı yok ama içimden bir ses bana sanki bu sezon normalde 24-26 bölüm olarak planlanmış da MAPPA sırf 2022'de çıkarmak için sezonu ikiye bölmüş gibi geliyor. Bunun sonucunda da elimizde cilalanmamış bir iş bulunuyor. Tabi yanlış anlaşılmasın, az önce de söylediğim üzere ortaya koyulan bu iş cilalanmamış hali ile bile çok iyi durumda. Ancak, eğer cilalanmış olsaydı hem arka planların yarısından fazlası bu kadar ruhsuz olmazdı (bazı kısımlarda arka plandaki nesneler sanki hazır assetlermiş gibi duruyorlar, durum o kadar feci) hem de ya CG modeller kullanılmazdı ya da kullanılsa bile bundan çok daha kaliteli olurdu. Fakat MAPPA işte, sektörün kan emici stüdyosu, yapacak bir şey yok. Çalışanlarının kanlarını emmeye devam edip 5-10 senenin ardından o çalışanları kaybettikten sonra B seviye bir stüdyoya dönüşene kadar katlanmak zorundayız.
Tartışmalı prodüksiyonu bırakıp yazım kısmına gelirsek ise elimizde ilk üç bölümü itibari ile çok sağlam bir iş var. Denji ve Power ikilisi saçma ama sinir bozucu olmayan tavırları ile son senelerde çıkmış birçok popüler animedeki ana karakterlerden sonra temiz bir nefes gibi gelen bir ikili. Diyaloglar, ilk bölümdeki zombi iblisi kısımları hariç, akıcı ve insanı sıkmayan cinste. Oluşturulan dünyanın izleyiciye sunuluşu sanki izleyici aptalmış da giriş dersine ihtiyacı varmış gibi değil, oldukça doğal bir şekilde yazılmış ve bu da izleyici olarak hikayenin geçtiği dünyaya giriş yapmayı çok rahat hale getiren bir element. Kısaca, her ne kadar prodüksiyon kalitesi çok iyi olmasına rağmen iki üç nokta yüzünden beklediğimden daha aşağıda olsa da yazım kalitesi konusunda şu ana kadar büyük oranda beklediğim buldum ve ilerleyen bölümler için umudum yüksek. Ayrıca şimdiden söylüyorum, bu seri (en azından mangasının ilk 96 bölümünün uyarlaması) büyük ihtimalle 1Sezon+1Film+1Sezon ya da 1Sezon+1Sezon+1Film şeklinde olacak. MAPPA'nın bu kadar popülerliğe sahip bir seriden film çıkarmama ihtimali yok.
Kidou Senshi Gundam: Suisei no Majo Part 1

Stüdyo: Sunrise
Türler: Bilim Kurgu, Mecha
Kaynak: Orijinal
Öncelikle şu bilgilendirmeyi yaparak başlayalım, eğer Suisei no Majo'nun prologue bölümünü izlemediyseniz bu animeye başlamadan önce onu izlemeniz şart.
Ben bir Gundam uzmanı değilim. Seriye ait tükettiğim tek materyal 1979 senesinde çıkmış olan ilk sezonu. Ancak, Gundam'ın çoğu serisiyle ilgili her zaman duyduğum bir şey vardı ki o da ağır bir tona sahip olması ve savaşın karanlık yüzünü hiç çekinmeden göstermesiydi. 1979 serisi de aşağı yukarı bu kafada ilerlediği için yeni Gundam serisi olan ve tamamen alternatif bir evrende geçen Suisei no Majo'dan beklentim de bu yöndeydi. Nitekim prologue bölümü; çatışmasındaki şirketler, oldukça ikna edici fikirlere sahip bir baş düşman ve yürek burkan karanlık bir ton ile bitmesi ile beklentilerimi karşılamayı bırakın resmen dibimi düşürdü. Haliyle seriye karşı olan beklentilerim iyice arttı ve ilk bölümü izlemeden önce biraz seri hakkında ne söylenmiş diye etrafa baktım ve serinin yapımcıları ile yapılmış bir röportaja denk geldim. Bu röportajda Suisei no Majo'nun normalde diğer Gundamlar gibi ağır bir tonda ilerlemesinin planlandığı ama seriye daha genç kitleyi de çekmek amacı ile bu karardan serinin başları için vazgeçildiğini, fakat hikaye ilerledikçe eski Gundamlar gibi tonun daha da karanlıklaşacağı ve dram dozajının artacağı yazıyordu. Bu röportaj benim heyecanımdan bir gram bile azaltmadı, çünkü prologue bölümünde o ağır tonu ve dramı güzel yakalamışlardı, başlar biraz zayıf olsa bile en az 24 bölüm olacak bu serinin ilerleyen bölümlerinde konu toparlanabilirdi.
İlerleyen bölümlerde konu gerçekten toparlanacak mı bilmiyorum ama ilk dört bölüm gerçekten de zayıf başladı. Şu anlık elimizde çokça klişe olay barındıran, başka animelerde defalarca gördüğümüz karakterlere sahip sıradan sayılabilecek bir lise animesi bulunuyor. Diğer lise animelerinden tek farkı uzay üssünde geçmesi ve mechalar barındırması. Bu olay Gundam hayranı olup olmayan birçok kişiyi üzse de ben hala umutluyum. Çünkü, bu klişeleri çıkardığımızda elimizde iyi animasyonlara, güzel karakter tasarımlarına ve harika arka plan çizimlerine sahip sağlam bir prodüksiyon var. Eğer ilerleyen bölümlerde bu prodüksiyonu iyi bir yazım kalitesi ile birleştirebilirlerse önümüze harika bir iş sunabilirler. Ancak, umarım bu sözünü verdikleri "merak etmeyin ilerleyen kısımlarda eski Gundam havasına döneceğiz" olayı bu partın içinde yaşanır, çünkü ben koca bir cour'un klişeler ile dolu bir lise ortamında çar çur edilmesini istemiyorum. Suisei no Majo, çok büyük bir potansiyele sahip ve Sunrise ekibi umarım bu potansiyeli düzgün bir biçimde kullanabilir.
Berserk: Ougon Jidai-hen - MEMORIAL EDITION

Stüdyo: Studio 4°C
Türler: Aksiyon, Doğaüstü, Dram, Fantastik, Korku, Macera
Kaynak: Manga
Studio 4°C, 2012-2013 yıllarında çıkarmış olduğu üç Berserk filmini bazı kısımları iyileştirilmiş bazı kısımlarına ise ekstra sahneler eklenmiş şekilde önümüze TV serisi halinde sunuyor. Neredeyse 10 senenin ardından neden böyle bir hamle yapmış oldukları hala daha belirsizliğini korusa da sebebi ne olursa olsun benim gibi Berserk - Golden Age'in film üçlemesini izlemek isteyip fırsat bulamayanlar veya sürekli erteleyenler için güzel bir hamle oldu. Bu arada eğer daha önce hiçbir Berserk materyali tüketmediyseniz sakın Studio 4°C'nin uyarlamasından girişmeyin bu seriye. Çünkü, her ne kadar karakter animasyonları iyi ve yönetmenlik harika olsa da 25 bölümde bile uyarlandığında bir şeyler eksikmiş gibi hissettiren Golden Age hikayesini 12-13 bölümde uyarladıklarında işler iyice sarpa sarıyor. Mesela ben Berserk'in 1997 senesinde çıkmış olan anime uyarlamasını izlememiş olsaydım Studio 4°C'nin uyarlamasının ilk bölümlerinde kafam feci derecede karışırdı. O yüzden, eğer daha önce Berserk'e dair herhangi bir materyal tüketmemişseniz ve bir Berserk animesi izlemek istiyorsanız; her ne kadar hem animasyon hem de yönetmenlik açısından Studio 4°C'nin Berserk'inden daha zayıf olsa ve ses yönetmeni Susumu Hirasawa'nın ikonik müziklerini sanki adama bir garezi varmışçasına çok az kullanıp heba etse de 1997 yılında çıkmış olan Kenpuu Denki Berserk hala daha en iyi seçim.
Mob Psycho 100 III

Stüdyo: bones
Türler: Aksiyon, Doğaüstü, Komedi, Psikolojik, Yaşamdan Kesitler
Kaynak: Manga
Mob Psycho 100, üç buçuk senelik bir aranın ardından dönüş yaptı ve ilk dört bölümü çalkantılı geçti. Hem eğlenceli hem de gözleri doyuran animasyonlara sahip ilk bölümü ile sezona hızlı bir giriş yapan Mob Psycho 100 III, ardından gelen sıkıcı iki bölümü ile beraber bir anlığına, "Ne oluyor? Yoksa Mob Psycho 100 III de hayal kırıklıklarıyla dolu devam sezonları kervanına mı katılacak?" diye sorgulatsa da tüm sonbahar sezonundaki büyük ihtimalle en iyi animasyon kalitesine sahip dolu dolu bir dördüncü bölüm ile beraber kendini toparlamayı başardı. Ben her ne kadar bu sezonun öyle aman aman kaliteli bir senaryo sunabileceğini düşünmesem de zaten büyük oranda animasyon kalitesi için burada olan birisiyim ve görünüşe göre beklediğim animasyon şöleni önceki sezonlarda da olduğu gibi hiçbir hayal kırıklığı yaratmadan tekrardan önümüze sunulacak.
Bocchi the Rock!

Stüdyo: CloverWorks
Türler: Komedi, Müzik, Yaşamdan Kesitler
Kaynak: Manga
Bocchi the Rock ilk bölümleri ile benim için hem sonbahar sezonunun hem de tüm senenin en güzel sürprizlerinden birisi oldu. Artık neredeyse klasikleşmiş olan, "Utangaç ve asosyal genç edindiği hobi sayesinde yeni insanlar ile tanışıyor ve hayatı daha eğlenceli hale geliyor" konseptinde başlayan şovumuz kendine has özellikleriyle beraber kendisini hızlıca sürüden ayırmayı başarıyor. Akıllıca düşünülmüş ve aynı zamanda usta bir yönetmenlik ile beraber önümüze sunulmuş görsel komediler, Bocchi'nin dışa dönük kişiler tarafından bile kolayca empati kurulabilecek doğası ve harika karakter animasyonları ile beraber CloverWorks ortaya harika bir komedi animesi çıkarmış ve ilerleyen bölümlerde de aynı kalite tam gaz devam edecekmiş gibi duruyor.
Mairimashita! Iruma-kun 3

Stüdyo: Bandai Namco Pictures
Türler: Doğaüstü, Fantastik, Komedi
Kaynak: Manga
Mairimashita! Iruma-kun sonunda üçüncü bölümü ile beraber ekranlara dönüş yaptı ve tuhaf bir şekilde ilk bölümler önceki sezonlara kıyasla nispeten sakin geçti. Uyumsuzlar sınıfındaki karakterlerimiz şu anda aşamalarını yükseltme amacı ile sıkı bir eğitimden geçiyorlar ve bu yüzden de şov biraz ağırdan ilerliyor. Ancak, prodüksiyon kalitesi önceki sezonlar ile hemen hemen aynı olduğu için endişe edilecek pek bir şey yok. Büyük ihtimalle yakın zamanda önceki sezonlardan alıştığımız aşırı kaotik ve bir o kadar da eğlenceli ortam ile tekrar karşılaşacağız.
Do It Yourself!!

Stüdyo: PINE JAM
Türler: Komedi, Yaşamdan Kesitler
Kaynak: Orijinal
PINE JAM'in ilk orijinal işi olan Do It Yourself!!, adından da belli olduğu üzere DIY (kendin yap) trendi üzerine kurulu bir yapım ve önümüze Yuka Okamoto'nun harika sanat tasarımı ve Kouji Sakagami'nin güzel mi güzel renk tasarımları ile çıkıyor. Robotlaşmanın yaygınlaştığı ve insanların el işinden uzaklaşmış olduğu yakın bir gelecekte geçen DIY!!, "Eğer hiçbir şey yapmak zorunda kalmasaydım ne yapardım?" tarzı sorular üstüne kurulu bir iyashikei animesi. İlk bölümlerde yaptığı hareketler ile her ne kadar ağır konulara yer yer değineceğini gösterse de iyashikei olmasından ötürü büyük oranda sakin yapıda geçecektir. Orijinal iyashikei yapımlarının çok nadir olduğu anime sektöründe PINE JAM'in nasıl bir iş çıkaracağını hem merak ediyorum hem de devam sezonlarının gelecek olmasını umuyorum. Çünkü, devam sezonuna sahip iyashikei animeleri de bir o kadar nadir. Eğer arkanıza yaslanıp kafa dinlemelik güncel bir anime istiyorsanız DIY!! aradığınız isim.
Akiba Meido Sensou

Stüdyo: P.A. Works
Türler: Aksiyon, Gerilim, Komedi
Kaynak: Orijinal
Eğer absürt durum komedilerini seviyorsanız Akiba Maid Sensou bu sezonun kaçırmamanız gereken şovlarından birisi. 1999 yılının Akiba'sında geçen hikayemiz, hizmetçi kafeleri arasında geçen çekişmeleri anlatıyor. Normalde P.A. Works böyle bir konsept ile karşımıza çıktığında Hanasaku Iroha veya Shirobako gibi iş hayatına odaklanan bir yaşamdan kesitler hikayesi bekleriz ama Akiba Maid Sensou işleri farklı bir açıdan ele alıp hizmetçi kafeleri üzerinden mafya hikayesi anlatmayı tercih etmiş. Şu anda şovumuz bölümsel hikayeler ile ilerlemekte ve P.A. Works'ün alışılagelmiş görsel kalitesi ile beraber bize eğlenceli bölümler sunmakta. Umarım ilerleyen bölümlerde ilk bölümün ilk sahnesinde bize ufaktan gösterilmiş olan hikayenin izlerini takip ederler ve Akiba Maid Sensou daha derli toplu bir hikayeye dönüşür.
Uchi no Shishou wa Shippo ga Nai

Stüdyo: LIDENFILMS
Türler: Fantastik, Komedi, Yaşamdan Kesitler
Kaynak: Manga
Uchi no Shishou wa Shippo ga Nai, çoğu kişinin kolayca gözden kaçırabileceği bir o kadar kişinin de görse bile izlemeden geçeceği tarzda gerek prodüksiyon kalitesi gerekse de ana noktası ile silik bir şov. Ancak, eğer Rakugo'ya ilginiz varsa ve Shouwa Genroku Rakugo Shinjuu'yu çoktan izlemişseniz göz atmaya değer bulabilirsiniz. Her ne kadar silik bir şov olsa da ilk bölümlerde "kötü" olarak adlandırabileceğim derecede bir yönü bulunmuyor.
Urusei Yatsura (2022)

Stüdyo: David Production
Türler: Bilim Kurgu, Doğaüstü, Komedi, Romantizm
Kaynak: Manga
İşte o anime! JoJo Part 6'nın prodüksiyonunun patlamasına sebep olan anime sonunda karşımızda. Bilmeyenler varsa diye hemen ekleyeyim, Urusei Yatsura'yı yapan ekibin büyük çoğunluğu ilk 5 JoJo partında çalışmış olan David Production'ın A takımından oluşuyor. Bundan ötürü de JoJo Part 6 David Production'ın B takımına kaldı ve ortaya önceki partlardan çok daha aşağıda bir iş çıktı. Peki Urusei Yatsura, David Production'ın JoJo Part 6'yı feda etmesine değecek kalitede bir şov mu? Ne aradığınıza göre değişir. Eğer nostalji damarınızı kabartacak, bölümsel hikayeler ile dolu hoş bir romantik komedi arıyorsanız cevap evet. Urusei Yatsura her ne kadar aşırı kaliteli bir komediye ev sahipliği yapıyor olmasa da yine de sesini düşük seviyede tuttuğunuz sürece izlerken hem eğlenebileceğiniz hem de kafa dinleyebileceğiniz bir romantik komedi. Umarım bu, "JoJo'yu B takımına kilitleme" olayı sadece Part 6'ya özel bir durumdur ve Steel Ball Run'da da aynı talihsizlik yaşanmaz.
Blue Lock

Stüdyo: 8-bit
Türler: Aksiyon, Dram, Spor
Kaynak: Manga
Sezona girmeden önce Blue Lock'tan beklentim aşırı saçma sapan bir şov olması yönündeydi ve beklediğim de oldu. Hem karakterli hem de konsepti ile Blue Lock baştan aşağı saçmalıklar üzerine kurulmuş bir şov ve aynı zamanda bir o kadar da eğlenceli. Evet, fragmanını izleyip konusunu öğrendiğimde Blue Lock için, "Futbol ile ölüm oyunu konseptini karıştırmışlar, çok saçma olmuş, bu ne böyle" demeyi beklerken ilk bölümlerden sonra kendimi, "Futbol ile ölüm oyunu konseptini karıştırmışlar, hem çok saçma hem de çok eğlenceli olmuş" derken buldum. Ruhsuz arka plan çizimlerini bir kenara bıraktığımızda güzel görselliğe ve bir yandan da oldukça iyi karakter çizimlerine sahip olan Blue Lock, ilk üç bölümü ile beni içine çekmeyi başardı ve yirmi bölüm sürecek olan bu ilk sezonunda daha ne türlü eğlenceli saçmalıklar bizi bekliyor çok merak ediyorum. Eğer bu eğlenceli havasını iyi karakter yazımları ile birleştirebilirse ortaya çok güzel bir iş çıkabilir.
Fumetsu no Anata e Season 2

Stüdyo: Drive
Türler: Doğaüstü, Dram, Fantastik, Macera, Psikolojik
Kaynak: Manga
Fumetsu no Anata e ilk sezonun ikinci yarısından beri düşüşteydi ve ne stüdyo değişimi ne de hikayede yaşanan zaman atlaması bunu değiştirmedi. Her ne kadar hem yazım hem de prodüksiyon kalitesi olarak şu anda ilk sezondan o kadar bir fark olmasa da konu yönetmenliğe geldiğinde orada işler çok feci şekilde sarpa sarmış durumda. Yeni sezonun yönetmeni olan Kiyoko Sayama her ne kadar iyi bir storyboard sanatçısı ve bölüm yönetmeni olsa da seri yönetmenliği konusunda deneyim eksikliği bulunmakta ve bu çok açık bir şekilde belli oluyor. Sahne geçişlerindeki tuhaflıklar, yavaştan alınması gereken yerlerin çok hızlı ilerlemesi, olay zamanlamaları gibi birçok noktada durum öyle kötü bir durumda ki Fumetsu no Anata e Season 2'nin bu listedeki en kötü yönetmenliğe sahip şov olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Benim zaten bu sezondan pek bir beklentim olmadığından büyük hayal kırıklığına uğramadım ama umarım benzer bir olay Drive'ın diğer projeleri olan Uzumaki ve 2 Konosuba animesinde de yaşanmaz.
Kage no Jitsuryokusha ni Naritakute!

Stüdyo: Nexus
Türler: Aksiyon, Fantastik, Komedi
Kaynak: Hafif Roman
Kage no Jitsuryokusha ni Naritakute'nin oldukça sıradan, edgy elementler ile dolu bir isekai olmasını bekliyordum ve ilk bölümü tam olarak da beklediğim gibiydi. Kalitesiz diyaloglar, klişe senaryo, itici bir ana karakter ve bayat sanat tasarımı ile daha ilk bölüm bitmeden bu şovdan nefret etmeye ve onun nasıl da başka bir sıradan edgy hafif roman hikayesi olduğunu söylenmeye başlamıştım. Ancak, devamındaki bölümlerde hiç beklemediğim bir şey oldu. Bu şovu izlemekten keyif almaya başladım. Çünkü, Kage no Jitsuryokusha ni Naritakute birden bire edgy isekai hikayelerinin parodisi olma yoluna girdi; ilk bölümün aksine kendisinin edgy bir güç fantezisi olduğunun farkındaymış gibi bunun üstünden espriler döndürmeye başladı. Bunun sonucunda da normal bir edgy isekai olsa ikinci bölümünden sonra izlemeyi bırakacağım bu "klişe" isekai bir anda bir sonraki bölümde yapılacak meta esprileri merak ettiğim bir şova dönüştü. Kage no Jitsuryokusha ni Naritakute her ne kadar çığır açan bir iş olmasa da şu an gayet yolunda ilerliyor ve umarım ilerleyen bölümlerde bu meta espri olayını bırakıp kendisini ciddiye alan sıkıcı bir edgy isekai şovuna dönüşmez.
Tensei Shitara Ken Deshita

Stüdyo: C2C
Türler: Aksiyon, Fantastik, Macera
Kaynak: Hafif Roman
Tensei Shitara Ken Deshita ilk bakışta tek numarası ana karakterin kılıç olduğu sıradan bir isekai gibi duruyor ve harbiden de öyle. Kendisi yeni bir sistem oluşturmak yerine kolaya kaçıp sayısız kere kullanılmış olan sıradan J-RPG sistemini hiçbir yenilik getirmeden kullanıyor. Her ne kadar bu sistem temelde iyi çalışsa da aynısından defalarca gördüğümüz için hem sıkıcı hem de konu oyunlardan başka herhangi bir medya olduğunda pek de iyi işlemiyor. Çünkü, karakterlere seviye atladıklarını söyleyen bir dış ses, ekranın ortasında beliren istatistik pencereleri gibi oyunlarda sırıtmayan özellikler konu anime olduğunda atmosferi darmadağın ediyor. Bir de üstüne zaten görsel kalitenin ortalama altı olması ve hikayenin de ana karakterlerin usta-çırak ilişkisi dışında herhangi elle tutulur bir yana sahip olmaması da eklenince önümüzde aksiyon sahnelerindeki güzel müzikler dışında oldukça vasat ve alışılagelmiş bir şov var.
Yorumlar
0 comment