İlk Bakış: 2019 Bahar Sezonu
2019 İlkbahar Sezonunda Neleri İzlemeli?

YENİ SERİ

 Birkaç sitede dolaşırken, çoğu kişinin yeni anime sezonlarında hangi animeyi izleyip izlemeyeceklerine karar veremediklerini görüp böyle bir seri başlatmaya karar verdim. Zaten uzun süredir anime izleyen kişiler bu tarz, yeni sezondaki animelerin tanıtıldığı yazılara yabancı sitelerde birçok kere denk gelmiştir. Bu seride, yeni sezonda çıkmış animelerin ilk üç bölümlerini izledikten sonra, hepsi hakkında kısaca konuşup o animeler hakkında genel bir fikir elde etmenizi amaçlıyorum. İyi okumalar.

---

 İlkbahar sezonu, genelde yılın animeler için en kurak geçen sezonudur. Bu sezonda bir iki yeni anime ve eğer çıkmışsa devam sezonlarından başka iyi anime çıkmaz. 2019 İlkbahar Sezonu da genel profilden değişik bir şey sunmuyor. Bu sezon da, birkaç anime hariç, oldukça kurak geçiyor.

Not:

 Bu sezonda çıkmasına rağmen belli sebeplerden dolayı izlemediğim güzel animeler ve izlememiş olma nedenlerim:

Bungou Stray Dogs 3rd Season (İlk iki sezonunu izlemedim)

Carole & Tuesday (Tüm bölümleri çıktıktan sonra izlemek istiyorum)

Kimetsu no Yaiba (Tüm bölümleri çıktıktan sonra izlemek istiyorum)

Diamond no Ace: Act II (İlk iki sezonunu izlemedim)

Fruits Basket (2019) (Tüm bölümleri çıktıktan sonra izlemek istiyorum)

Kono Oto Tomare! (2019 Sonbahar'da ikinci sezonu çıkacak, iki sezonu bir arada izlemek istiyorum)

One Punch Man 2nd Season

Image

Stüdyo: J.C.Staff

Türler: Aksiyon, Bilim Kurgu, Doğaüstü, Komedi, Parodi, Süper Güç, Seinen

Kaynak: Web Manga

Özet: Hikaye, ilk sezonun kaldığı yerden devam ediyor. Yaşlı kahinin, insanlığın önümüzdeki altı ay içerisinde büyük bir tehlike ile karşı karşıya olması kehaneti hala devam etmektedir. Hükumet, bu kehanetin sonuçlarını önlemek için türlü türlü önlemler almaya devam ederken, birden Garou adında, kendisini canavar ilan eden bir adam ortaya çıkar. Bu adam kahramanları avlayıp güçlenmeyi ve kehanetteki tehlike olmayı hedeflemektedir. Saitama ise bu sırada bildiğimiz gibi ortalıkta boş boş takılıyor, en güçlü kahraman olarak nitelendirilen S sınıfı kahraman King ile tanışıyor, B sınıfına çıktığından ötürü, B sınıfı birinci sırada bulunup B sınıfındaki çaylakları ezen bir profesyonel kahramanla uğraşıyor filan; hikayenin Saitama tarafı şu an bildiğimiz gibi geçiyor.

 Yaklaşık 3.5 senelik bir senenin ardından sonunda ikinci sezonu geldi ve beklendiği üzere tüm anime dünyasında çok büyük yankı uyandırdı. Fakat, her ne kadar bu yankı beklenildiği kadar büyük olsa da; yankılanış biçimi pek de beklendik değildi. İnsanlar daha ilk fragmanlar yayınlandığı andan itibaren J.C.Staff'ı yerin dibine gömmeye başlamıştı. Bu eleştirilerin en büyük ve belki de tek sebebi ise teknik kaliteydi ve ben bu eleştirilere sonuna kadar katılan kişilerdendim. Yani, sonuçta insanlar haklıydı. Aradan 3.5 sene geçmiş olmasına rağmen, stüdyo değişimi yüzünden, ikinci sezonun teknik kalitesi ilkinden çok daha aşağı duruyordu. Tabi bunlar sadece fragmanlar olduğundan kesin bir şey söylemek mümkün değildi ama yine de yayınlanan fragmanların hiç kimseyi tatmin etmediği apaçık ortadaydı.

 Şimdi ikinci sezon çıktığına ve ilk üç bölümünü izlediğime göre rahatlıkla söyleyebilirim ki, her ne kadar teknik kalite açısından ilk sezon kadar iyi olamasa da, ben One Punch Man 2nd Season'ı aşırı derece beğendim. Açık konuşmak gerekirse ben One Punch Man'in ilk sezonunu, animasyon kalitesi ve Genos sahneleri dışında hiç beğenmemiştim. Hatta izlerken oldukça sıkılmıştım. Tamam, animasyon konusunda aksiyon animeleri arasında tepeye oynayabilecek kalitede bir animeydi ama aksiyon sahneleri dışında pek de eğlendiğim söylenemezdi. Fakat, ikinci sezonun ilk üç bölümünü izlerken bir saniye bile sıkılmadım. Üç bölümün üçüne de, ilk sezonu beğenmediğimden dolayı, büyük ön yargılarla başladım ama üç bölümün üçü de beni yanıltmayı başardı. Teknik kalite bakımından ilk sezon kadar iyi olamasa da, CGI Genos ve Saitama'nın kafası dışında (cidden adamlar Saitama'nın kafasını çizme işinde baya batırmışlar) beni rahatsız eden bir noktası olmadı. Nefret ettiğim J.C.Staff animelerinin bile renk paletini beğenen birisi olarak, One Punch Man 2nd Season'ın da renk paletine bayıldım. Kim ne derse desin, bana göre J.C.Staff renk paleti konusunda her seferinde muazzam işler çıkarıyor.

İZLENİR Mİ?

 Eğer, Madhouse'un sanat tasarımını daha çok beğenen birisiyseniz ve ilk sezondan daha kaliteli olmayan animasyonlar izlemek istemiyorsanız, bunu izlemek yerine mangayı okumanızı tavsiye ederim. Fakat, J.C.Staff'ın diğer animelerindeki renk paletini sevdiyseniz kesinlikle izlenir.

www.turkanime.tv/anime/one-punch-man

www.turkanime.tv/anime/one-punch-man-2nd-season

Sewayaki Kitsune no Senko-san

Image

Stüdyo: Doga Kobo

Türler: Doğaüstü, Komedi, Romantizm

Kaynak: Web Manga

Özet: Çok yorucu bir işte çalışan Nakano'nun normal hayatı, 800 yaşındaki Senko-san isimli küçük kız bir tilki tarafından altüst olur. Yemek pişirerek, temizlik yaparak ya da özel olarak ilgilenerek Nakano'nun yorgunluğunu geçirecektir.

 Sewayaki Kitsune no Senko-san, muazzam bir iyashikei animesi. Nasıl animenin içinde Senko-san, Nakano'nun tüm stresini ve yorgunluğunu alıp götürüyorsa, animenin her bir bölümü de insanın tüm stresini ve yorgunluğunu alıp götürüyor. Amacına tam anlamıyla hizmet eden, çok güzel bir anime bu. Daha sadece üç bölümü yayınlanmış olmasına rağmen, çok büyük ihtimalle sezonun en iyi animelerinden olacağını tahmin ediyorum.

İZLENİR Mİ?

 Çıtır çerez animeleri sevmiyorsanız izlemenizi önermem ama eve geldiğinizde biraz rahatlamak için anime izlemeyi seven izleyicilerdenseniz, izlenir.

http://www.turkanime.tv/anime/sewayaki-kitsune-no-senko-san

Senryuu Shoujo

Image

Stüdyo: Connect

Türler: Komedi, Okul, Shounen, Slice of Life

Kaynak: Manga

Özet: Yukishiro Nanako sevimli ve neşeli bir lise öğrencisidir, fakat tuhaf bir özelliği vardır. Sözlü iletişim yerine, duygularını senryuu (bir tür haiku) şiirleri yazarak ifade eder. Eski serseri olan Busujima Eiji ile birlikte, Edebiyat Kulübü'nün üç üyesinden ikisidirler. Nanako konuşmamasına rağmen, bu şirin çift 5-7-5 hece düzeni ile eğlenceli okul hayatlarının keyfini çıkarmakta sorun yaşamazlar.

 Senryuu Shoujo, her bir bölümü 12 dakika olan çıtır çerez ama oldukça güzel bir anime. Kendisini bir komedi animesi olarak adlandırıyor ama animedeki komedi, kahkaha attıran değil de daha çok hoş vakit geçirmeyi sağlayan türden bir komedi. Üç bölümü de izlerken çok eğlendim ama hiç kahkaha attığımı hatırlamıyorum. Zaten, anime her ne kadar kendisini bir komedi animesi olarak adlandırsa da, ilk üç bölümde romantizm, komediden daha fazla ön plandaydı.

İZLENİR Mİ?

 Bölüm süreleri kısa olduğundan dolayı daha doyurucu bir deneyim arayanlar bu animede aradıklarını bulamazlar. Ancak, tek istediğiniz şey eğlenceli bir deneyim ise izlenir.

http://www.turkanime.tv/anime/senryuu-shoujo

Isekai Quartet

Image

Stüdyo: Studio PuYUKAI

Türler: Fantezi, Komedi, Parodi

Kaynak: Orijinal

Özet: Kesinlikle sektördeki en iyi tür olan (!) isekai türündeki animeleri izlemekten sıkılmadınız mı? O zaman Isekai Quartet size daha da fazlasını sunuyor! Başka bir dünyaya gidip, oradan tekrar başka bir dünyaya çağrılan karakterler! Fakat bu sefer fantastik bir dünyaya değil, okul hayatının merkez nokta olduğu bir dünyaya çağrılıyorlar!

 Evet, Isekai QuartetYoujo Senki, Re:ZeroKonosuba ve Overlord dünyasındaki karakterlerin bir araya toplandığı bir anime. İlk başta tamamen fanlar için yapılmış, pek bir olayı olmayan ve 12 dakikalık bölümlerden oluşan bir anime olacağını sanmıştım ve haklı da çıktım. Bu her bölümü 12 dakika olan, tamamen fanlar için yapılmış bir anime ama eğlenceli bir anime. Şu an daha üçüncü bölümdeyiz ama şimdiden, "Keşke bölümler 24 dakika olsaydı..." demeye başladım. Animede bol bol komedinin yanında, bir de gizem ögeleri de var. Bu gizem ögeleri tamamen, çağrıldıkları "OKUL" dünyası üzerine kurulu. Büyük ihtimalle, animenin sonunda onları bu dünyaya çağıran kişi de başka bir isekai karakteri çıkacak ama ben şimdilik bunları hiç düşünmeden, bu güzel animenin keyfini çıkarmayı planlıyorum.

İZLENİR Mİ?

 Buradaki dört animenin dördünü de izlemediyseniz, bu animeyi izleyemeyeceğinizi düşünmeyin. Ben buradaki animelerden üçünü izlemiş olsam da Youjo Senki'yi izlememiştim ve Isekai Quartet'e başlayana kadar da hakkında hiçbir fikrim yoktu ama yine de izlerken oldukça keyif aldım. Kısaca her türlü izlenir.

http://www.turkanime.tv/anime/isekai-quartet

Bokutachi wa Benkyou ga Dekinai

Image

Stüdyolar: Silver, Arvo Animation

Türler: Harem, Komedi, Okul, Romantizm, Shounen

Kaynak: Manga

Özet: Fakir bir aileden gelen lise son sınıf öğrencisi Nariyuki Yuiga VIP öğrenci adayı olmayı kafaya koyar. Böylece tüm üniversite masraflarını karşılayacak prestijli bir burs alacaktır. Her ne kadar adaylığa uygun olsa da sınıf arkadaşları Rizu Ogata tarafından matematikte, Fumino Furuhashi tarafından da edebiyatta gölgede bırakılmaktadır. Nariyuki adaylığı kazanır ancak bir şartla. Rizu Ogata ve Fumino Furuhashi'ye istedikleri okula girmede yardım edecektir. İşin kötü yanı Ogata sanat okulunu, Furuhashi de fen fakültesini hedeflemektedir ve ikisi de en iyi dersleri dışında çok kötü öğrencilerdir. Üniversite başvuruları yaklaşmaktadır ve Nariyuki çok geç olmadan bu kızlar için etkili bir ders anlatım yöntemi bulmak zorundadır.

 Bokutachi wa Benkyou ga Dekinai, son zamanlarda elinizi rastgele sallasanız aynısından birkaç tane bulabileceğiniz animelerden birisi. Hemen hemen kendisine has hiçbir özelliği yok. İlgi çekici olabilecek tek yanı olan, "DERS" konseptini ise, ondan daha iyi yapan bir türdaşı (Gotoubun no Hanayome) mevcut. Şu ana kadar altı ana karakterden dördü bize tanıtıldı ve tanıtılanların hepsi de, aynısından defalarca gördüğümüz türden klişe karakterler. 

 Animenin iç yapısını bir kenara bırakıp stüdyosuna bakarsak, Bokutachi wa Benkyou ga Dekinai, bu projeyi yürüten iki stüdyonun ikisinin de ilk işi. Aslında, Silver stüdyosu daha önceden, Akane Maniax adında üç bölümlük bir OVA yapmıştı ama bu 2004 yılında olan bir şeydi. Kısaca, Silver stüdyosu yaklaşık 15 yıldır bu sektörden uzak bir stüdyo. Bunların sonucunda da doğal olarak, anime teknik anlamda da 2019 yılında çıkan animelerden beklenen düzeyin çok altında kalıyor.

İZLENİR Mİ?

 Eğer, "Çıkan her harem animesini tüketmeliyim!!!" tarzı bir kafada değilseniz izlenmez.

http://www.turkanime.tv/anime/bokutachi-wa-benkyou-ga-dekinai

Fairy Gone

Image

Stüdyo: P.A. Works

Türler: Aksiyon, Büyü, Doğaüstü, Fantezi, İblisler

Kaynak: Orijinal

Özet: “Evvel zaman içinde, periler savaş araçlarıydı."​ Bu hikaye perilerin hayvanların içinde yaşadıkları ve onlara hükmederek gizemli yetenekler bahşettikleri bir diyarda geçmektedir. Hükmettikleri hayvanların organları çıkarılarak ve bunları insanlara naklederek periler öteki-benlik olarak çağrılabilmekte ve silah olarak kullanılmaktadırlar. Perileri bir silah aracı olarak kullanan kişilere ise “Asker Peri” adı verilmiştir. Savaş bitip görevleri sonlandıklarında ise bu askerler amaçlarını kaybetmişlerdir. Bazıları hükumet için çalışmaya başlamış, bazıları mafyaya katılmış ve hatta bazıları da terörist olarak kendi hayatlarına yön vermeye çalışmışlardır.​ Savaşın üstünden dokuz yıl geçer. Ana karakterimiz Mariya, perilerin karıştığı suçları araştıran ve bunları bastıran “Dorothea” adlı organizasyonun yeni bir üyesidir. İstikrarsız politik durumların arasında, suçlular savaştan ve türlü kavgalarından kalma geçmek bilmeyen yaralarıyla ortaya çıkıp intikam alırmışçasına terörizme başlarlar. Bu, kendi adaletleri için kargaşa dolu savaş sonrası dünyada mücadele veren Asker Perilerin hikayesidir.

 En başından söyleyeyim ben ağır bir P.A. Works fanıyım. Bu stüdyo orijinal animeler ve Slice of Life-Dram türlerinde oldukça başarılı ve deneyimli bir stüdyo. Mesela birkaç örnek vermek gerekirse, Angel Beats!, Hanasaku Iroha, Tari Tari, Nagi no Asu kara, Shirobako ve Charlotte gibi, genel olarak iyi kabul edilen birçok orijinal anime P.A. Works'ün elinin altından çıktı. Fakat P.A. Works, 2016 ve 2018'de hiç aşina olmadığı iki türe de burnunu sokup, ikisinde de başarısız oldu. Bunlardan birisi Meka türündeki Kuromukuro iken, diğeri de Vampir türündeki Sirius'tu. Aslında bu iki anime de, her ne kadar P.A. Works'ün önceki işleri kadar iyi olmasalar da, öyle ağır kötü animeler değillerdi. Fakat, bu son çıkardıkları anime olan Fairy Gone ağır kötü bir anime olacak gibi duruyor. Çünkü, ilk üç bölümden gördüğümüz kadarıyla animede müzikler dışında hiç de iyi bir öge yok. Senaryo hakkında daha pek konuşamayız belki ama tıpkı geçen sene Sirius'ta olduğu gibi, özgün bir hikaye olsa bile başarılı bir hikaye olamayacakmış gibi duruyor. Karakterler kısmında ise, ana karakterimiz Mariya dışında pek de ilgi çekici bir isim yok. Diyaloglar ise tamamen berbat. Bu diyalogları kim yazdıysa acilen sağlam diyaloglar barındıran birkaç kitap okuması gerekiyor. Fakat, işin en acı kısmı görsellikte yatıyor. P.A. Works'ü her zaman görsel konuda üst düzey bir stüdyo olarak tanıdık. Mesela geçen sene çıkan ve bir hayal kırıklığı olan Irozuku, görsellik konusunda başyapıt seviyesindeydi. Yine geçen sene çıkan ve P.A. Works'ün çoğu işine kıyasla aşırı düşük bir bütçe ile geliştirilen Sirius'un bile görselliği oldukça güzeldi. Ancak, durum Fairy Gone'da böyle değil. Her ne kadar, karakter ve arka plan çizimleri Sirius ile yakın kalitede olsa da, animasyonlar ve CGI konusunda kalite resmen yerlerde. Daha animenin başlarındayız, fazla aksiyon görmedik, belki de bütçe ilerleyen bölümlere ayrılmıştır desek, iş perilerin CGI'ı kısmına geldiğinde hiçbir mantıklı açıklama yok. Hadi JoJo'nun Stand konseptini alıp, üstünde biraz oynama yapıp buna peri adı verdiniz, bari JoJo'daki CGI olmayan Stand çizimlerini de alsaydınız da rezil olmasaydınız.

İZLENİR Mİ?

 Kesinlikle izlenmez. Eğer, bu tarz bir doğaüstü-aksiyon animesi izlemek istiyorsanız JoJo gibi daha kaliteli bir sürü seçenek mevcut.

http://www.turkanime.tv/anime/fairy-gone

Midara na Ao-chan wa Benkyou ga Dekinai

Image

Stüdyo: Silver Link.

Türler: Ecchi, Komedi, Romantizm, Shounen

Kaynak: Manga

Özet: Ao, anaokulundayken, bir erotik kitap yazarı olan babasının ismini nasıl ona verdiğini arkadaşlarına anlatır: Armutun ''a''sı, orgazmın ''o''su. O gün anlattığı bu olay, on yıl sonra tek amacı seçkin bir üniversiteye girip bağımsızlığını bir an önce kazanmak olan Ao'nun peşini bırakmaz. Ne gençliğini, ne de erkekleri düşünecek zamanı vardır. Fakat bir gün sınıf arkadaşı Kijima, ona olan aşkını itiraf eder. Ao, Kijima'dan kurtulmaya çalışsa da bunu başaramaz. Aklı kirli düşüncelerle boğulduğu zaman fark eder ki bu düşüncelere kapılmasını sağlayan babasıdır ve onun etkisi altında kalmıştır!

 Midara na Ao-chan wa Benkyou ga Dekinai, bölümleri 12 dakika uzunluğunda olan bir kısa anime. Bu animenin ilk trailerını gördüğümden beri kendisine karşı ön yargılıydım. Klasik, eğlenceden uzak bir ecchi animesi olmasını beklemiştim; ve ilk bölüm de bu beklentilerimi doğrular nitelikteydi. Tamamen komiklikten uzak, sadece fanservice üstünden prim kasmaya çalışan bir anime gibi duruyordu. Ancak, ikinci ve üçüncü bölümlerde iş değişti. Her ne kadar, bu iki bölüm animeyi tek başlarına iyi bir anime yapacak kadar başarılı değillerdiyse de, en azından animeyi "berbat" konumundan kurtarıyorlardı. Daha üç bölümü yayınlandığından ve bir kısa anime olduğundan dolayı hakkında daha detaylıca konuşmak pek mümkün değil ama şimdilik, her bölümüyle biraz daha ileriye giden bir anime olacak gibi duruyor.

İZLENİR Mİ?

 Eğer ecchi izlemeyi dert etmeyen birisi iseniz izlenir. Fakat, ecchi sevmeyen birisiyseniz bu animeden uzak durmalısınız. Çünkü, ana karakterimiz Ao'nun aklı, küçükken sürekli babasının kitaplarını okuması yüzünden, sadece cinselliğe basıyor. En ufak detayı bile cinselliğe bağlama eğilimi var, bu da animeyi oldukça fazla ecchi sahnesi ile dolduruyor.

http://www.turkanime.tv/anime/midara-na-ao-chan-wa-benkyou-ga-dekinai

Mayonaka no Occult Koumuin

Image

Stüdyo: LIDENFILMS

Türler: Doğaüstü, Fantezi, Gizem, İblisler, Shoujo

Kaynak: Manga

Özet: Miyako Arata, Shinjuku Bölge Ofisi Toplum İlişkileri Bölümü'nün gece vardiyasına yeni alınmıştır. Tokyo'nun 23 bölgesinin her birinde, paranormal ve doğaüstü olayları çözmek için böyle bir departman vardır. Ayrıca, Arata'nın insan dışı varlıkların konuşmalarını anlama gibi bir özel yeteneği vardır. Hikaye, Shinjuku Gyoen parkında karşılaştığı bir youkainin ona, Heian çağında yaşamış efsanevi bir onmyouji olan "Abe no Seimei" olarak hitap etmesiyle başlar.

 Mayonaka no Occult Koumuin, kötü bir anime değil, hatta aksine oldukça güzel bir anime. Doğaüstü ve iblis temasını ilk üç bölümde oldukça iyi bir şekilde işledi. Fakat, animenin öyle temel bir sıkıntısı var ki, büyük ihtimalle bu sıkıntı yüzünden animeyi yarıda bırakacağım. O sıkıntı ise karakterlerin yüzleri. Artık, CGI ile normal çizimi karıştırarak mı yaptılar, yoksa başka bir yöntem mi kullandılar bilmiyorum ama karakterlerin yüzleri oldukça detaysız ve CGI gibi hissettiriyor; ve bu da animeyi izlerken beni aşırı rahatsız etti. Bazı yerlerde sırf şu rahatsız edici yüzleri görmemek için altyazıdan kafamı kaldırmadan izlemek zorunda kaldım.

İZLENİR Mİ?

 Eğer, karakterlerin yüz çizimlerindeki sorunları kafaya takmayacak türden birisi iseniz kesinlikle izlemenizi öneririm, oldukça ilginç bir senaryoya sahip olacakmış gibi duruyor. Fakat, eğer benim gibi bu tarz şeyleri kafaya takan birisi iseniz, izlememenizi öneririm.

http://www.turkanime.tv/anime/mayonaka-no-occult-koumuin

Gunjou no Magmel

Image

Stüdyo: Pierrot Plus

Türler: Aksiyon, Fantezi, Macera, Shounen, Süper Güç

Kaynak: Manhua

Özet: Pasifik okyanusunda gerçekleşen mucize, Magmel adında yepyeni bir kıta oluşumuna yol açtı. Bu kıta, yeni ve gizemli bitkilere, yaratıklara ve madenlere ev sahipliği yapıyor. İnsanoğlu, keşif çağı döndüğü için heyecanlıydı.

 Gunjou no Magmel, daha ilk bölümünden itibaren, OPM 2nd Season ile beraber, bu sezondaki en sevdiğim iki animeden birisi oldu; ve artık ilk üç bölümünü de bitirdiğime göre rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu anime ağır bir harcanmış potansiyel. Şu animeyi Pierrot Plus yerine daha kaliteli bir stüdyo, mesela Wit Studio, daha kaliteli bir görsellik ile yapsaydı, benim için yılın animesi için aday niteliğinden bir anime olurdu.

 Öncelikle, Gunjou no Magmel episodik bir anime; yani her bölümünde farklı bir hikaye var. Bölümlerin işleyiş mantığını özetlemek gerekirse: Ana karakterimiz Inyou ve ekip arkadaşı Zero, Magmel'de kaybolmuş kişileri kurtararak geçimini sağlayan kişilerdir. Sevdiği kişiler Magmel'de kaybolmuş insanlar, Inyou'ya gelip ondan bu kaybolmuş kişileri kurtarmasını ister. Inyou görevi kabul eder ve kaybolan insanları kurtarmak için Magmel'e doğru yola çıkar. Böyle söyleyince aklınızda oldukça basit bir anime gibi canlanabilir ama anime bu konsepti öyle bir işliyor ki, üç bölümün üçü de ortaya harika hikayeler çıkarıyor. Keşke, daha iyi bir görsel kaliteye sahip olsaydı...

İZLENİR Mİ?

 Kesinlikle izlenir.

www.turkanime.tv/anime/gunjou-no-magmel

Nobunaga-sensei no Osanazuma

Image

Stüdyo: Seven

Türler: Komedi, Okul, Romantizm

Kaynak: Manga

Özet: Nobunaga Oda Gal oyunlarını seven bir ortaokul öğretmenidir. Bu oyunları öyle çok sevmektedir ki her gün genç bir kızın karşısına geçip onu sevdiğini söylediği hayaller kurar. Bir gün karşısına 14 yaşında Kichou adında bir kız çıkar. Sengoku dönemlerinden gelmiş gibi görünen Kichou Oda’yı Oda Nobunaga olarak görmektedir ve kendini onun karısı ilan etmiştir. Bu yüzden Oda’yı ikna edip çocuk yapmaya çalışmaktadır.

 Nobunaga-sensei no Osanazuma, çöp sıfatını gerçekten hak eden nadir animelerden birisi. Bunu sadece, barındırdığı saçma fanservice ögeleri, senaryonun düzgün bir olay örgüsüne sahip olmaması, karakterlerin bomboş olmasından dolayı söylemiyorum. Bütün bunların yanı sıra bir de öyle bir sorunu var ki, resmen animeyi çekilmez kılıyor. O da ses yönetimi. Bu animenin ses yönetmeninin kim olduğunu gerçekten merak ediyorum. Üç bölüm oldu, üç bölümün hepsinde de soundtrackler, karakterlerin sesini feci derecede bastırıyor. Hadi diyelim ses yönetmeni işini bilmeyen amatör birisi, peki bu stüdyoda başka adam yok mu? Kimse mi, "Ya hacı, biz bu animeyi yapıyoruz iyi güzel ama soundtrackler karakterlerin sesini bastırıyor, izleyici bundan rahatsız olabilir, şuna bir ayar çekelim." demiyor? Zaten Seven stüdyosu da, "normal" animeler konusunda deneyimli bir stüdyo değil. Normal animeler diyorum, çünkü Seven stüdyosu genel olarak hentai yapan bir stüdyo. Şu ana kadar çıkardıkları işlerin çok büyük bir kısmı hentai ve bu sezon, Nobunaga-sensei no Osanazuma'nın yanında bir de hentai çıkardılar. O hentai'ı da izledim (tabi ki de sadece bu anime ile karşılaştırma amaçlı) ve oldukça samimi bir şekilde söylüyorum ki, bu animeye ayırdıkları bütçeyi o hentai'a ayırsalar çok daha iyi olurmuş.

İZLENİR Mİ?

 Geçen sene, Ore ga Suki nano wa Imouto dakedo Imouto ja Nai adında, kötülüğün sınırlarını zorlayan bir anime çıkmıştı ve ben de bir yazımda onun hakkında oldukça sert konuşmuştum. İşte Nobunaga-sensei no Osanazuma, en az o anime kadar berbat bir anime. Bu animeyi izlemeyin.

Nande Koko ni Sensei ga!?

Image

Stüdyo: tear-studio

Türler: Ecchi, Komedi, Okul, Seinen

Kaynak: Manga

Özet: 17 yaşındaki İchirou Sotou, öğretmeni Kono Kajima ile sürekli kendini yakın temas durumlarında bulan ortalama bir öğrencidir. Bu erotik aşk ve komedi dolu Kono ve İchirou’nun günlük aksilikleri ve bu durumla nasıl başa çıktıklarını konu alır.

 Nande Koko ni Sensei ga!?, "Kötü anime yoktur, kötü yönetmen vardır." sözünün canlı kanıtlarından birisi. Çünkü bu animede, daha demin bahsettiğim Nobunaga-sensei no Osanazuma'dan bile daha fazla fanservice ve boş sahne bulunuyor. Fakat, Kaneko Hiraku öyle harika bir yönetmen ki, normalde berbat bir anime olması gereken bu animeyi bile izlenilebilir kılmayı başarabilmiş. Bakın iyi demiyorum, izlenebilir diyorum. Bu anime hala boş fanservice animelerinden birisi ama en azından izlenemeyecek durumda değil.

İZLENİR Mİ?

 Bu animede, normal bir ecchi animesinde bulunandan bile daha fazla çıplaklık var. Hatta çıplaklık o kadar fazla ki, bazı yerlerde sansür tüm ekranı kaplıyor. Kısaca, ecchi'den rahatsız olan birisi iseniz bu anime kesinlikle size göre değil. Fakat, ecchiyi kafaya takmayan ve sadece eğlenmeyi amaçlayan birisi iseniz, az önce de söylediğim gibi, Nande Koko ni Sensei ga!? izlenilebilir bir anime.

http://www.turkanime.tv/anime/nande-koko-ni-sensei-ga

Sarazanmai

Image

Stüdyolar: MAPPA, Lapin Track

Türler: Aksiyon, Doğaüstü, Fantezi

Kaynak: Orijinal

Özet: Sahne: Asakusa. Bir gün, üçüncü sınıf ortaokul öğrencileri — Kazuki Yasaka, Toi Kuji ve Enta Jinai — adı Keppi olan ve kendini Kappa Krallığı tahtının varisi olduğunu beyan eden kappa benzeri bir yaratıkla tanışırlar. Keppi, öğrencilerin shirikodamalarını (kappaların insanların anüsünden çaldığı hayali bir organ) zorla ele geçirir ve onlar da kappaya dönüşürler. Kappa onlara der ki, “Eğer önceki halinize dönmek istiyorsanız ‘o şekilde’ birleşip bana zombilerin shirikodamalarını getirmelisiniz.” Bu üç oğlan birleşip zombilerin shirikodamalarını getirebilecekler mi? Bu sırada iki polis, Reo Niiboshi ve Mabu Akutsu, atandıkları ihbar kulübesinde bir şeyler yapmaya girişirler.

 Sarazanmai'yi açıklayabilecek tek bir kelime var: Absürtlük. Bu anime aşırı absürt bir anime ve temelini de bu absürtlük oluşturuyor... Ve bu kadar, bu anime hakkında konuşulabilecek başka bir şey bulamıyorum; "absürt" kelimesi bu animeyi tanımlamaya tek başına yetiyor da artıyor.

İZLENİR Mİ?

 Absürtlükten zevk alan birisi iseniz bu anime tam size göre, kesinlikle izlemeniz lazım. Fakat, olayların aşırı derecede abartılmasını sevmeyen kişilerdenseniz bu animeyi seveceğinizi pek sanmıyorum.

http://www.turkanime.tv/anime/sarazanmai

Kenja no Mago

Image

Stüdyo: Silver Link.

Türler: Aksiyon, Büyü, Fantezi, Komedi

Kaynak: Hafif Roman

Özet: Bir trafik kazasında ölen genç bir adam başka bir dünyada bir bebek olarak yeniden doğar. Sonrasında yurtsever bir kahraman olan "Bilge" Merlin Wolfrod onu yanına alır ve Shin adını verir. Merlin'in torunu olarak yetiştirilen Shin, Merlin'in öğretileriyle aldığı eğitimi sonucunda bazı şok edici güçler kazanır. Ancak, 15 yaşına geldiğinde, büyük babası Merlin, ona sağduyu öğretmeyi unuttuğunu fark eder. Anormal bir çocuğun alışılmadık, başka bir dünyada ki fantezi hayatı burada başlıyor!

 Bu bir isekai animesi ama bir isekai animesi olmasının hiçbir mantığı yok. Bu anime dümdüz bir fantezi animesi olsaydı da hiçbir şey değişmezdi. O yüzden, eğer bu animeye başlamadan önce bu yeniden doğma olayının bir önemi olmasını bekliyorsanız, beklemeyin; çünkü yok.

 Kenja no Mago'nun ilk bölümünü izlediğimde, bunun oldukça klişe, hemen hemen tüm fantezi animelerinde gördüğümüz tarzda olayların yaşandığı sıkıcı bir anime olacağını düşünmüştüm. İlk üç bölümü bitirdikten sonra ise hala hemen hemen aynı şekilde düşünüyorum ama sadece tek bir farkla; o da bu animenin sıkıcı bir anime olmayacak olması. Oldukça klişe bir anime olacağı kesin ama izlemesi şu anlık oldukça çok eğlenceli.

İZLENİR Mİ?

 Eğer fantezi animelerine ilgi duyan birisi değilseniz izlenmez, çünkü sunduğu özel bir şey yok. Fakat, benim gibi en sevdiği türlerden birisi fantezi olan izleyicilerdenseniz kesinlikle izlenir.

http://www.turkanime.tv/anime/kenja-no-mago

Hitoribocchi no Marumaru Seikatsu

Image

Stüdyo: C2C

Türler: Komedi, Okul, Shounen, Slice of Life

Kaynak: 4-Koma Manga

Özet: Hitoribocchi sosyalleşmekte sıkıntı yaşayan, insanlarla konuşmakta iyi olmayan, aşırı tedbirli, şaşırtıcı bir şekilde insanları atlatmakta usta olan, aşırı çaba sarf ettiğinde ayaklarına kramp giren, yalnızken kendini iyi hisseden biridir. Aşırı gergin olduğunda istifra eder ve sık sık yeni planlar bulur. Şimdi de orta okula başlayacak ve tek arkadaşı olan Yawara Kai başka bir okula gidecek. Bu Bocchi'yi yalnız bırakır ve Kai onunla tekrar konuşmadan etrafındaki sınıf arkadaşlarıyla arkadaş olmalıdır.

 CGDCT (Cute Girls Doing Cute Things) türündeki animeler çoğunlukla boş, sıkıcı ve amaçsız olurlar. Bu türdeki animelerin tek olayları MOE üstünden prim kasıp ayakta kalmaya çalışmalarıdır. CGDCT türünde olup da ciddi anlamda kaliteli olduğunu düşündüğüm tek yapım Sora yori mo Tooi Basho'ydu. Hitoribocchi'ye gelirsek, o da büyük oranda diğer CGDCT animeleriyle aynı kaderi paylaşıyor, izlemesi bir yere kadar eğlenceli ama kaliteli bir anime değil. Senaryosu sıradan, karakterlerinin pek bir olayı yok, oldukça boş bir anime.

İZLENİR Mİ?

 CGDCT türüne özel olarak bir nefretiniz yoksa izlenilebilir. Oldukça boş olmasına rağmen ben izlerken hiç sıkılmadım.

http://www.turkanime.tv/anime/hitoribocchi-no-seikatsu

Hachigatsu no Cinderella Nine

Image

Stüdyo: TMS Entertainment

Türler: Okul, Spor

Kaynak: Mobil Oyun

Özet: Anime, 27 Haziran 2017'de çıkmış bir mobil oyunu baz almaktadır. Oyunda karakterimiz, belirtilmemiş bir sakatlanmadan ötürü kariyeri bitmiş, isimsiz, eski bir küçükler üst ligi beyzbol yıldızıdır. Karakterimiz bir daha beyzbol dünyasına adım atmamak üzere, büyükannesinin memleketine taşınıp oradaki devlet lisesine başlar. Orada ise, okulun beyzbol takımının menejeri olmasını ve takımı Koshien'de ulusal şampiyonaya taşımasını isteyen Tsubasa Arihara ile tanışır.

 Hachigatsu no Cinderella Nine, son zamanlarda çokça gördüğümüz, sırf mobil oyununun reklamı olsun diye çıkarılmış animelerden birisi. Bu mobil oyunlar genelde sadece Japonya'da çıktığından dolayı, biz batıdaki izleyiciler sadece animeyi izlemekle yetiniyoruz ve bu da genel olarak, bu tarz animelerin batıda pek popüler olmamasına yol açıyor. Bu anime için de durum aynı, büyük ihtimalle çoğunuz bu animenin adını şu ana kadar hiç duymamıştır ve zaten duymanıza da gerek yok; Hachigatsu no Cinderella Nine, CGDCT ile beyzbolu birleştiren, fazla olayı olmayan bir anime.

İZLENİR Mİ?

 Beyzbola ilginiz varsa ve şu ana kadar çıkmış kaliteli beyzbol animelerini izlemiş birisi iseniz, sadece eğlence amaçlı izlenebilecek hoş bir anime; kötü değil fakat iyi de değil. Ancak, beyzbola ilgisi olmayan veya ilgisi olup da fazla beyzbol animesi izlememiş birisi iseniz bu animeyi izlemenizi önermem.

http://www.turkanime.tv/anime/hachigatsu-no-cinderella-nine

 Yaklaşık 30000 karakterlik, oldukça uzun ve 15 anime bulunduran bir yazının sonuna geldik. Geçtiğimiz iki sezon olan 2018 Sonbahar ve 2019 Kış sezonları oldukça dolu ve muazzam sezonlardı, bu iki sezonun üstüne 2019 Bahar Sezonu biraz yavan kaldı ama zaten uzun bir süre boyunca geçtiğimiz iki sezonun kalitesine ulaşabilecek fazla sezon bulacağımızı sanmıyorum.

Bu İçeriğe Tepki Ver (en fazla 3 tepki)

Yorumlar

https://bakim.turkanime.net/assets/images/user-avatar-s.jpg

0 comment

Write the first comment for this!

Disqus Yorumları